Rojin'in çığlığı Dağkapı'dan yükseldi: Adalet istiyoruz!

Diyarbakır Dağkapı Meydanı’nda, Rojin Kabaiş için oturma eylemi düzenlendi. Eylemde, Rojin Kabaiş İçin Adalet Komisyonu adına açıklama yapan Zeliha Taşkıran, bir yılı aşkın süredir sürdürülen adalet mücadelesine dikkat çekti.

GÜNCEL 15.10.2025 16:41:00 58 0
Rojin

EMEK HABER - Diyarbakır Dağkapı Meydanı’nda, Rojin Kabaiş için oturma eylemi düzenlendi. Eylemde, Rojin Kabaiş İçin Adalet Komisyonu adına açıklama yapan Zeliha Taşkıran, bir yılı aşkın süredir sürdürülen adalet mücadelesine dikkat çekti.

'İki farklı erkeğe ait DNA bulundu'

Taşkıran, 21 yaşındaki üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in 27 Eylül 2024 gecesi kaldığı KYK yurdundan ayrıldığını ve bir daha geri dönmediğini hatırlatarak şunları söyledi:

“Tam 18 gün boyunca arandı, cansız bedeni Van Gölü kıyısında bulundu. Otopsi raporu 28 gün boyunca bekletildi, ne avukatlarla ne de aileyle paylaşıldı. Otopsi sonucunda iki farklı erkeğe ait DNA bulundu, ancak bu DNA’ların kime ait olduğu bir yıldır açıklanmadı. Rojin intihar etti diyerek dosya kapatılmak istendi.”

‘Rojin’i unutturmadık’

Taşkıran, kadınların adalet mücadelesi sayesinde yeni gelişmelerin ortaya çıktığını belirterek, “Bir yıl boyunca sokakta, sosyal medyada, her alanda ‘Rojin’e ne oldu?’ diye sorduk. Adli Tıp Kurumu, otopsi raporuna 2 farklı erkeğe ait DNA örneklerinin göğüs bölgesinde ve vajinanın iç kısmında bulunduğunu ekledi. Bu bulgular, olayın intihar değil, cinsel saldırı ve cinayet yönünde derinlemesine araştırılması gerektiğini gösteriyor.” dedi. 

'Yargı, adalet yerine sessizliği tercih etti'

Taşkıran, yargı sürecinde yaşanan ihmalleri ve gizlemeleri de eleştirerek, “Erkek yargı, kadınların yaşam haklarını korumak yerine kamuoyunu susturdu. Kamera kayıtları, DNA örnekleri, telefon sinyalleri gibi birçok kritik bulgu gizlendi ya da çelişkilerle dolu şekilde aktarıldı. Şimdi, bu iki DNA’nın sahipleri tespit edilip gözaltına alınmalıdır. Adli Tıp Kurumu bu bilgileri kamuoyuyla paylaşmak zorundadır.” dedi.

'Deliller gizlenerek suç işlendi'

Taşkıran, soruşturma dosyasındaki kısıtlama kararının gerçeği gizlemeye yönelik olduğunu ifade ederek, “Kısıtlama kararı, dosyanın selameti için değil, gerçeklerin aileden ve avukatlardan gizlenmesi için getirildi. Adli Tıp Kurumu’nun raporu dosyaya eklemesiyle savcı ve ATK’nın ellerinde bulunan bilgileri bir yıl boyunca sakladıkları ortaya çıktı. Bu, delillerin karartılmasıdır; açıkça bir kadın cinayetine ortaklıktır.” dedi. 

'Sürecin takipçisi olacağız'

Van Barosu ve Diyarbakır Barosu’nun ATK hakkında suç duyurusunda bulunduğunu hatırlatan Taşkıran, “Biz de bu sürecin takipçisi olacağız. Rojin’in adaletini sağlamak için bütün kentlerde sokaklara çıkmaya, adalet mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz.” diyerek sozlerini noktaladı.  

Rojin'in çığlığı Dağkapı'dan yükseldi: Adalet istiyoruz!

Kayapınar'da ağaç katliamı

Kuyumcular hedef haline geldi

Mobil Ketem aracı Lice'de

21 yaşındaki Nursena Düzgün'ün ölüm nedeni belli oldu

GGC ödülleri sahiplerini buldu

Yazar Mehmet Uzun anıldı

Diyarbakır'da 'Barış Süreçlerinde Basın ve Medyanın Rolü' paneli gerçekleştiriliyor

Diyarbakır'da sporun en'leri belli oldu: Yerel Basın Ödülü Ramazan Seykan'a verildi

Diyarbakır Kitap Fuarı'nın lansmanı yapıldı

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.