'Hafıza ve Adalet Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı

İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından 21-22 Haziran’da Diyarbakır'da düzenlenen “Barışa giden yol: Hafıza ve Adalet” konferansının sonuç bildirgesi açıklandı.

GÜNCEL 23.06.2025 15:33:00 0

EMEK HABER- İnsan Hakları Derneği (İHD) tarafından 21-22 Haziran’da Diyarbakır'da düzenlenen “Barışa giden yol: Hafıza ve Adalet” konferansının sonuç bildirgesi açıklandı.

Sonuç bildirgesini okuyan İHD Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Yılmaz, şunları söyledi: 

'Uğur ve Eren'in analarından barış mesajı'

"Faili meçhul cinayetler, çatışmalar, zorla kaybetmeler, köy boşaltmaları, sokağa çıkma yasakları ve askeri operasyonlar sonucu yaşanan ihlaller aktarılmış; geçmişe dair bu tanıklıklar, adalet ihtiyacının hâlâ karşılanmadığını ortaya koymuştur. Bu bölümde önemle üzerinde durulması gereken hususlardan biri, Uğur Kaymaz ve Eren Bülbül’ün anneleri tarafından Konferansa gönderilen mesajlar olmuştur. Bu mesajlar, farklı toplumsal kesimlerin yaşadığı acılar arasında bağ kurma ve ortak bir barış talebinde buluşma açısından büyük önem taşımaktadır" 

'Barış için herkes üzerine düşen sorumluluğu almalıdır' 

 "Tanıklıklarda ortak olarak vurgulanan başlıklar arasında; cezasızlık, devletin sorumluluk almaktan kaçınması, geçmişle yüzletilmemesi ve bu durumun toplumda güvensizlik duygusunu pekiştirmesi yer almıştır. Katılımcılar, geçmişin konuşulmadığı, tanınmadığı ve telafi edilmediği bir ortamda barışın inandırıcı ve sürdürülebilir olamayacağını dile getirmiştir. Ancak tüm bu eksikliklere rağmen barışa olan talep ve barışın sağlanacağına olan inanç ile beraber, herkesin üzerine düşen sorumluluğu alması yönünde beyanlar öne çıkmıştır" 

Konferansta tespit edilen sorunlar: 

"* Hakikat ve yüzleşme eksikliği: Cezasızlık politikası sürmekte, geçmiş ihlallerle ilgili resmi bir hesaplaşma yürütülmemektedir.

* Güvenlikçi politikaların devamı: Başlayan sürece rağmen henüz tamamen terk edilmemiş olan güvenlikçi politikalar ve askeri operasyonlar toplumsal barışın önündeki başlıca engellerden biridir.

*Sivil toplumun dışlanması: Devam etmekte olan sürece bilgi, deneyim ve arşiv sahibi olan sivil toplum örgütleri yeterince dahil edilmemektedir.

* Kadınlar, gençler ve farklı kimlik gruplarının temsili zayıftır: Müzakere süreçleri, çoğunlukla dar ve erkek egemen yapılarla sınırlı kalmaktadır. Özellikle kadın bakış açısının eksikliği bu türden süreçleri akamete uğratacak sonuçlar doğurmaktadır.

* Toplumsal hafızanın kayıt altına alınmaması: Tanıklıkların belgelenmemesi, geçmişle yüzleşmenin önünü tıkamaktadır.

* Barış dilinin kullanılmaması: Siyasi iktidar ve özellikle ona yakın olan medya kuruluşları barış dilinden uzak bir üslup kullanmakta ve bu durum toplumun sürece olan güvenini kırmaktadır.”

Konferansta ortaya çıkan öneriler:

“* Kalıcı toplumsal barışın sağlanması amacıyla çatışmalı süreçten etkilenen tüm kesimlerin temsil edildiği buluşmalar gerçekleştirilmeli, ‘karşı mahalle’ olarak adlandırılan sosyal grupların birbirlerini anlayacakları çalışmalara ağırlık verilmelidir.

* Kürt meselesinin çözümsüzlüğün bir sonucu olan hasta ve politik mahpusların serbest bırakılması için meclisin ivedilikle sorumluluk alarak, TMK ve İnfaz kanunu başta olmak üzere ceza hukuku mevzuatında yer alan eşitlik ilkesine aykırı uygulamaların ortadan kaldırılması gerekmektedir.

* PKK tarafından alıkonulan kamu görevlilerinin serbest bırakılması sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesine katkı sağlayacaktır. 

* AİHM ve Anayasa Mahkemesi tarafından Türkiye aleyhine verilen hak ihlali kararlarının zaman kaybetmeden uygulanarak hukuki güvenlik ilkesi gereği adil yargılanma hakkının tesisi sağlanmalıdır.

* Sivil toplum aktörleri muhatap kabul edilmeli, sürece aktif katılımları sağlanmalıdır.

* Bağımsız hakikat komisyonları kurulmalı, devlet arşivleri araştırmacılara açılmalı, mağdur tanıklıkları belgelenmelidir.

* Köylerine dönemeyen yurttaşların geri dönüşü ve bunun koşulları sağlanmalıdır.

* KHK ile ihraç edilen kamu emekçileri göreve iade edilmeli, hukuk güvenliği sağlanmalıdır.

* Kadınların barış süreçlerine eşit katılımı güvence altına alınmalıdır.

* Diyarbakır 5 Nolu Cezaevi Hafıza Müzesi en kısa sürede tamamlanarak kamuya açılmalıdır.

* Anadil ve kültürel haklar anayasal güvenceye alınmalı; eşit yurttaşlık ilkesi temel alınmalıdır.

* Seçme ve seçilme hakkının ihlaline neden olan kayyım atama kararlarının iptal edilmesi ve seçilmiş belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi sağlanmalıdır.”

HABER: AYTEN AVDAN 

'Hafıza ve Adalet Konferansı'nın sonuç bildirgesi açıklandı

Şam'da kilisede patlama: En az 30 ölü

Eş Başkan Hatun: Basın ne kadar özgür olursa toplum da o kadar olur

Alt geçit mi, uyuşturucu mekanı mı ?

Gazeteci Fatih Altaylı tutuklandı

Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan: 'Yaşanabilir Türkiye Diyarbakır'dan geçer'

2. Rezan Cup Turnuvası başladı

Diyarbakır'da uyuşturucuya karşı yürüyüş

DTSO ve OSB'den Hacıbaba'ya destek ziyareti

Okullarda serbest kıyafet uygulaması kaldırıldı

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.